Damga vergisi, kişiler ile kişiler, kişiler ile kurumlar veya kurumlar ile kurumlar arasında hukuk ve resmi işlemleri belgeleyen, bir hususu ispat etme niteliği taşıyan kağıtlardan alınan kamu geliridir. 488 Sayılı Damga Vergisi Kanunun 1. maddesinde “Bu kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtlar Damga Vergisine tabidir” ifadesi yer almaktadır. Madde de geçen kağıtlar terimi, yazılıp imzalanma veya imza yerine geçen bir işaret konmak suretiyle düzenlenen ve herhangi bir hususu ispat veya belli etmek için ibraz edilebilecek olan belgeler ile elektronik imza kullanılmak suretiyle manyetik ortamda ve elektronik veri şeklinde oluşturulan belgeleri kapsamaktadır.
Damga Vergisi Kanununa ekli (1) sayılı tablonun “IV. Makbuzlar ve Diğer Kağıtlar” bölümünün 1 numaralı makbuzlar maddesinin (a) bendinde “Resmi daireler tarafından yapılan mal ve hizmet alımlarına ilişkin ödemeler (avans olarak yapılanlar dahil) nedeniyle kişiler tarafından resmi dairelere verilen ve belli bir parayı ihtiva eden makbuz ve ibra senetleri ile bu ödemelerin resmi daireler nam ve hesabına, kişiler adına açılmış veya açılacak hesaplara nakledilmesini veya emir ve havalelerine tediyesini temin eden kağıtlar” ın binde 9,48 damga vergisine tabi olduğu belirtilmiştir.
Sözleşme sürecinde karşılaştığımız damga vergisi uygulamalarına ilişkin detaylı yazımıza buradan ulaşabilirsiniz.
2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun “İstisnalar ve Muafiyetler” başlıklı 21’inci maddesinin üçüncü fıkrasında “Tapu kütüğüne “korunması gerekli taşınmaz kültür varlığıdır” kaydı konulmuş olan taşınmaz kültür varlıkları ile arkeolojik sit alanı ve doğal sit alanı olmaları nedeniyle üzerlerinde kesin yapılanma yasağı getirilmiş taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları olan parseller her türlü vergi, resim ve harçtan muaftır.” ifadesi yer almaktadır.
Korunması gerekli taşınmaz kültür varlıklarının onarım ve restorasyon işleri kapsamındaki hakediş ödemelerinden damga vergisi kesilip kesilmeyeceğine ilişkin uygulamada tereddütler yaşanmakta ve konuya ilişkin vergi dava dairelerince de farklı kararlar verilmektedir.
Korunması gerekli taşınmaz kültür varlıklarının onarım ve restorasyon işlerinin hakedişleriden damga vergisi kesilip kesilmeyeceğine ilişkin yaşanan tereddütleri gidermek ve mahkeme kararları arasındaki aykırılığı ortadan kaldırmak için Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu tarafından 2024/5 Esas nolu karar yayınlanmıştır. Yayınlanan karara göre;
“Uygulama da da bu tür eserlerin ayakta tutulup yaşatılabilmesi, bir kültür mirası olarak gelecek kuşaklara aktarılabilmesi için zorunlu bulunan ve oldukça yüksek olan koruma ve bakım maliyetleri ile bunların sahiplerine getirilen kısıtlılıkların hafifletilmesi için kolaylıklar sağlandığı, teşvikler getirildiği dikkate alındığında söz konusu taşınmaz kültür varlıklarının her türlü vergi, resim ve harçtan muaf olduğu şeklindeki hükmün dar yorumlanmaması gerekmektedir.
Kanun’un amacı ve devletin tarih, kültür ve tabiat varlıklarının ve değerlerinin korunmasını sağlamakla sorumlu olduğuna ilişkin temel ilke göz önünde bulundurulduğunda, korunması gerekli taşınmaz kültür varlıklarında yapılan onarım ve restorasyon işlerinin de bu ama ve ilkenin ayrılmaz bir parçası olduğu açıktır.
Bu itibarla, tapu kütüğüne “korunması gerekli taşınmaz kültür varlığıdır” kaydı konulmuş olan taşınmaz kültür varlıkları ile ilgili onarım ve restorasyon işleri kapsamındaki hakediş ödemelerine ilişkin damga vergilerinin de 2863 sayılı Kanun’un ilk iki fıkrası ilga edilen 21. maddesinin üçüncü fıkrasında öngörülen muafiyet hükmü kapsamında değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.”
Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu tarafından verilen karara buradan ulaşabilirsiniz.
Konuya ilişkin Hazine ve Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından verilen 06.01.2025 tarihli kararda da tapu kütüğüne “korunması gerekli taşınmaz kültür varlığıdır” kaydı konulmuş taşınmazların onarım ve restorasyon işlerinde damga vergisi alınmayacağı belirtilmiştir.
“30.12.2024 Tarihli ve 2024/1 seri nolu Damga Vergisi Kanunu İç Genelgesi ile 2863 sayılı Kanunu kapsamında yapılacak onarım ve restorasyon işinin, tapu kütüğüne “korunması gerekli taşınmaz kültür varlığıdır” kaydı konulmuş olan taşınmazlara ilişkin olması ve Kanunun 21’inci maddesinde sayılan diğer şartları da taşıması halinde, söz konusu taşınmazların onarım ve restorasyonuna ilişkin düzenlenen ihale kararı, sözleşme ve hakediş ödemelerine dair kağıtlara 2863 sayılı Kanunun 21’inci maddesinde düzenlenen damga vergisi istisnasının uygulanması öngörülmüştür.”