Yapım İşlerinde İş Artış – Azalış Hesapları (Keşif Artışı)

İş Artışı – Azalışı hesabı Hakediş mevzuatımızda en problemli konuların başında gelir. Bu makalenin amacı dilim döndüğünce ve bilgim çerçevesinde bu konuda sizleri bilgilendirmektir.

Sektörümüzde İş Artışı – Eksilişi, Mukayeseli Maliyet, Mukayeseli Keşif gibi farklı isimlendirmelerle karşılaşabilirsiniz. Makalede bu hesabı İş Artışı – Azalışı olarak isimlendireceğim.

Ülkemizde gerçekleştirilen Yapım İşlerinde İş Artışı – Azalışı hesabı ihtiyacı neredeyse %90 oranına varmaktadır. Bu ihtiyacın bu kadar yüksek oranda olmasının sebebi Yapım işlerimizde proje ve imalatların çok sık değişmesinden kaynaklanmaktadır.  Söz konusu değişiklikler projenin hata veya eksikliklerinden olabildiği gibi daha çok işin ortasında imalat/malzeme konularında fikir değişikliği yapmamızdan da kaynaklanmakta. Durum özellikle Anahtar Götürü Bedel Yapım işlerinde vahim bir hal almaktadır. Gerekçeler apayrı bir yazı konusu, bu nedenle gerekçeleri şimdilik es geçiyorum. Hesabın kendisi nasıl yapılmalı ve nelere dikkat edilmeli hususunu inceleyelim.

Teklif Birim Fiyatlı Sözleşmelerde İş Artışı – Azalışı Hesabı

Bildiğiniz üzere Teklif Birim Fiyatlı sözleşmelerde, imalat kalemlerinin Birim Fiyatı ve Miktarı ihale aşamasında belirlenir. Bu sebeple İş Azalışı konusunda vazgeçilen imalatların hesaplanmasında kullanılacak Birim Fiyatlar konusunda bir sıkıntımız yok. Vazgeçilen imalatın miktarı tespit edilir ve sözleşmemizde yazılı birim fiyat ile çarpılarak İş Azalış Tutarı bulunur.

İş Artışı gerektiren durumlarda iki seçenek karşımıza çıkar:

1- İş Artışı tespit edilen imalatların sözleşmede bulunması
2- İş Artışı tespit edilen imalatların sözleşmede bulunmaması

1- Sözleşmede bulunan İş Kalemleri için İş Artış – Azalış Hesabı

Sözleşmede bulunan İmalat kalemlerinde miktar artışı olması durumunda, artış olan kalemlerin Birim Fiyatları belli olduğundan ayrıca bir fiyat araştırması yapmadan sözleşme birim fiyatını kullanabiliriz.

İş Artışı hesabında en çok dikkat edilmesi gereken husus miktar tespitidir. En sık yapılan hatalardan biri yanlış miktar hesabıdır. Özellikle, birden fazla İş Artışı – Azalışı hesabı yapıldığı zaman çok sık görülen bir durumdur.

Peki bu durum niye bu kadar önemli? Çünkü İş Artışı – Azalışı hesabı ile tespit edilen bir iş kaleminin miktarının iş bitimine yetecek kadar olması gerekmektedir. Eğer bunu yapmazsak karşılaştığımız en sık durumlardan biri işin tamamlanamamasıdır.  Bu durumda iş tamamlanmamış olur ve neticesinde ikmal inşaat ihalesine çıkılması gerekir.

Oysa ki ilk İş Artışı – Azalışı hesabında miktar tespitleri doğru yapılırsa ve ihtiyaç olabilecek tüm proje revizyonları dikkate alınsa, yürüyen işin Sözleşme Bedeli (%20 artışı ile birlikte) dahilinde bitemeyeceği çok erken bir tarihte ortaya çıkacaktır. Bu sayede İta Amiri (ödemeye yetkili görevli) idarenin lehine olacak şekilde ekonomik açıdan durumu inceleyebilir ve işi belli bir aşamada durdurabilir.

Durumun daha net anlaşılması için sayısal bir örnek verelim:

Yapım işimizin Sözleşme bedeli 10.000.000,00 TL olsun.

Diyelim ki; işin devamı aşamasında birden fazla İş Artışı ve Azalışı yapıldı ve işin bitme süresine yakın bir tarihte işin tamamlanması için aslında 13.000.000,00 TL ihtiyaç olduğu ortaya çıktı. Mevzuatımız gereği Teklif Birim Fiyatlı bir yapım işinin sözleşme bedelin en fazla %20’si kadar arttırılabileceği biliyoruz. Bu durumda İta Amirin kararı ile mevcut Yüklenici ile 11.500.000,00 TL bedelle durdurduğumuzu varsayalım.

Bundan sonra ne olacak?

  • Mevcut Yüklenici ile sözleşme kapama işlemleri yapılacak,
  • Yeniden maliyet hesapları yapılacak,
  • İhale dosyası hazırlanacak,
  • İhaleye çıkılacak,
  • İhale süreci yürütülecek,
  • Yeni sözleşme süreci tamamlanacak…

Dikkat ederseniz bir dünya zaman kaybettik. Yani ihtiyaç duyduğumuz yapı bitmediği gibi kullanmaya da başlayamadık ve öngörülen iş bitim süresi minimum 6 ay uzadı. Üstelik bu süreyi en iyimser tahminlerle 6 ay olarak hesaplıyorum.

Ayrıca, İhale ilan masraflarını tekrar kurum ödedi, üstelik ihaleyi eski yüklenici değil de başka bir yüklenici almış ise şantiye kurulum süresi ve işe başlayabilme sürelerini daha hesaba katmadık bile.

Ayrıca eski Yüklenici ile işi tamamlamak için harcanması gereken para 1.500.000,00 TL iken yeni ihale bedelinin büyük ihtimalle daha yüksek olacağından emin olabiliriniz.

İş Artışı – Azalışı hesabında miktarların doğru hesap edilmemesinin bedeli zaman olarak 6-12 ay ve kalan işlerin maliyetinde %10 civarında bir artıştır. Yapının bitmemesinden dolayı sağlanacak hizmet kaybı da işin cabası.

Bundan dolayı İş Artışı – Azalışı hesabında MİKTAR tespitinin doğru ve kesin olması en önemli hesap bileşenidir.

2- Sözleşmede bulunmayan İş Kalemleri için İş Artış – Azalış Hesabı

Sözleşmede bulunmayan imalat kalemlerine ihtiyaç olması halinde ne yapılması gerekiyor?

Öncelikle bu iş kalemlerinin ihtiyaç gerekçesinin ortaya konması gerekiyor. Birçok resmi kurum bu işlemi gerçekleştirmemektedir. İşin özünde “neden sözleşmede olmayan ve projede öngörülmeyen imalata ihtiyaç duyulmakta?” sorusu cevaplandırılmalıdır.

Söz konusu imalat kalemleri için “teknik gerekçeler sebebiyle mi değiştiriliyor?”, “keyfi bir uygulama sonucu mu bu ihtiyaç ortaya çıktı?”, “eserin vereceği hizmet şeklinde değişiklik mi oldu?” bu ve buna benzer gerekçeler ortaya konmalı ve imza altına alınmalıdır. Gerek 4734 Kamu İhale Kanunu, gerekse 4735 Kamu İhale Sözleşme Kanunu, eylemlerimizin her aşamasında onları gerekçelendirmemizi isteyen –hatta bunu şart koşan– bir mevzuattır.

Sözleşmede bulunmayan bir imalat kaleminin hem ihtiyaç duyulan miktarı, hem de birim fiyatı tespit edilmelidir. Miktar tarafı mühendislik konusu olup işin kolay kısmıdır. Problem Birim Fiyat tespitinde karşımıza çıkmaktadır. Birim Fiyatın tespiti İdare ve Yüklenici ile arasında fiyat anlaşması olarak görülmelidir.

Birim Fiyat Tespiti ve Anlaşmasında Dikkat Edilecek Hususlar

İhtiyaç duyulan iş kaleminin devletin yayınladığı Resmi Birim Fiyat kitaplarında bulunması durumu:

İşin devamında ortaya çıkan ve yapılmasını istediğimiz iş kalemi resmi birim fiyat kitaplarında bulunuyorsa öncelikli olarak bu seçenek kullanılmalıdır. Böylece yapım koşulları ve iş analizi konusunda şüpheye mahal vermeden ve ispata ihtiyaç duymadan temel ihtiyaçlar karşılanmış olacaktır. Ancak iş birim fiyat anlaşmasına gelindiğinde İdare ve Yüklenici genellikle karşı karşıya kalmaktadır.

Bu aşamada fiyat konusunda – özellikle İdarelerin baz aldığı noktalar pek doğru olmadığından– taraflar arasında ihtilaf oluşabilmektedir.

İdarelerin en sık uyguladığı yöntem, fiyat uygunluğuna bakmaksızın ilgili iş kaleminin devlet tarafından sözleşme yılında yayınlanmış birim fiyatının direkt olarak kabul edilmesidir. Hatta mevzuatımızda yeri olmamasına rağmen İhale Tenzilatı hesaplayarak Sözleşme yılında yayınlanan birim fiyatından indirim uygulanmasıdır.

Dikkatinizi özellikle bu konuya çekmek istiyorum, zira İş Artışı – Azalışı hesapların ana çatışma konusuna gelmiş bulunmaktayız.
Şöyle bir senaryoyu hayal edin ve kendinizi Yüklenici Firmanın yerine koyun:

İhale sonucu bir iş aldınız ve 2014 yılının Şubat ayında sözleşmeyi imzaladınız. İşinizde fiyat farkı yok. İşin devamı aşamasında 2017 yılının Mart ayında idarenin talebi veya teknik gerekçelerden dolayı sözleşmenizde bulunmayan bir imalatı gerçekleştirmeniz istendi. İdare ile birlikte İş Artışı – Azalışı hesaplarını yapıyorsunuz. İdarenin yaptırmak istediği iş kaleminin kamu birim fiyat pozlarında bulunduğunu ve söz konusu A iş kaleminin 2017 birim fiyatı 120,00 TL olduğunu kabul edelim.

İdare, işin sözleşme bedeli ile yaklaşık maliyet arasındaki indirim oranınızı %22,50 olarak hesapladı. Sonra A iş kaleminin 2014 yılında yayınlanmış resmi birim fiyatı olan 90,00 TL üzerinden %22,50 indirim uyguladı. Bunun sonucunda 69,75 TL fiyatını buldu ve size dedi ki bu fiyata bu işi yapmanı istiyorum. Yani İdare sizden güncel fiyat dan %41,875 daha düşük bir fiyata imalatı gerçekleştirmenizi istiyor.

İnşaat sektöründe bu indirim oranı ile zarar etmeden yapılacak kalem sayısının çok az olacağını siz de tahmin edersiniz.
İşte tam bu noktada Yüklenici Firma haliyle İdareye karşı çıkmaktadır. Şöyle dediğinizi duyabiliyorum “yok artık, bu kadar olmaz”. Peki size bu tür vakalar ile bizzat karşılaştığımı söylesem? Üstelik kaç kez karşı karşıya kaldığımı bilseniz şaşarsınız…

Peki, İdarenin yaklaşımının neresi yanlış?

Öncelikle bir işte fiyat farkı yok ise Sözleşme yılına ait birim fiyatlara dönülmesi söz konusu olamaz, mutlaka uygulama yılına ait fiyatlar esas alınmalıdır.

İhale Tenzilatı veya İhale İndirimi gibi konular söz konusu bile değildir. Mevzuatımızın hiçbir noktasında bu terimler geçmemektedir. Bu terimler 2886 Sayılı İhale Kanuna ait olup, hesap ve ödeme şekilleri bambaşkaydı.

Elbette ki beklenti Yükleniciye A iş kalemini 120,00 TL den yaptırtmak değil, Yüklenici mutlaka bir indirim yapmalıdır. Zira kamu birim fiyatları Türkiye geneli için tespit edilen fiyatlar olup referans değerlerdir. Önemli olan istenen imalatın en iyi şekilde, en uygun maliyet ile gerçekleştirilmesidir. Bu imalat kaleminden Yüklenici kar etmelidir, elbette kazanç sağlamalıdır. Ancak bu kazanç hakkaniyete uygun olmalı, fahiş olmamalıdır.

Mevzuatımız bu konuda çok açık bir şekilde karşılıklı fiyat anlaşmasını esas almıştır.

Tabii bazen çok özel durumlar ile karşılaşabilirsiniz. Örneğin, yoğunluklu olarak Bakır malzemesi içeren bir imalat kaleminde uygulama yılı birim fiyatını aynen kullansanız bile zamanı geldiğinde o fiyat düşük kalabilir. Zira bu malzemenin fiyatı dünya piyasalarındaki değişimlere göre belirlenmektedir. Geçmiş yıllarda bakır içerikli Kamu Birim Fiyatlarının dünyadaki dalgalanmalardan dolayı çok aşağıda kaldığına birçok defa şahit oldum. Bu fiyat değişimleri genellikle Yüklenici Firmanın öngöremeyeceği değişimlerdir.

Bahsettiğim bu durum sebebiyle yeri geldiğinde İş Artışı – Azalışı hesabında uygulama yılından daha yüksek birim fiyatlara anlaşmak zorunda kalabilirsiniz.

İhtiyaç duyulan iş kaleminin devletin yayınladığı Resmi Birim Fiyat kitaplarında bulunmaması durumu:

İhtiyaç duyduğumuz yeni İş Kalemi devletin yayınladığı Birim Fiyat kitaplarında bulunmuyor ise özel analiz hazırlamamız gerekiyor. Kamu tarafının pek sevmediği bir durumdur. Özel analiz hazırlama konusu her zaman sıkıntılı bir konu olmuştur.

  • Hazırladığınız analizin içerisindeki bileşenlerin teknik özellikleri uygun mu?
  • Birim miktarlar doğru tespit edildi mi?
  • Analizin özel rayiç içermesi halinde piyasa araştırması sonucu bulduğumuz fiyatlar doğru mu?

Gibi sorular kafamızı kurcalar, midemize ağrıların saplanmasına sebep olur.

Çünkü Kamu Kurumları denetlendiklerinde en çok irdelenen noktalardan biri özel analiz ve birim fiyatlarıdır. Bu durumlarda analizler İdare ile Yüklenici arasında gidip gelir ve saatlerce mesai harcandığı görülür. Çoğu zaman Yüklenici tarafı sonuçtan memnun kalmaz.

İşin özünde yine fiyat anlaşması esastır, bu nedenle mümkün olduğu kadar çok piyasa teklifi toplanması, ticaret odasından tasdik edilmesini tavsiye ederim. İspat belgeleriniz sağlam olmalıdır.

Yine özel bir analiz yapıyorsanız özellikle işçilik birim miktarlarında adam/saat değerleri önemlidir. Bunun için size tavsiyem oluşturduğunuz analize en yakın Kamu Birim Fiyat pozun analizindeki işçilik saatlerini referans almanız. Hatta bu referansınıza güveniyorsanız Özel Analizin dip not bölümüne hangi Kamu Pozunun referans aldığınızı yazabilirsiniz.

Sözleşmede Fiyat Farkı olması halinde Özel Birim Fiyat tespiti nasıl yapılmalı?

Eğer sözleşmemizde fiyat farkı verileceği öngörülmüş ise Birim Fiyat tespiti yukarıda bahsedilen fiyat tespitinden farklı olacaktır.Şöyle ki;

  • İdare ve Yüklenici karşılıklı olarak uygulama yılı için piyasa fiyatları ile Birim Fiyat tespiti işlemini gerçekleştirirler.
  • Ardından bu fiyat, tespitin yapıldığı ayın fiyat farkı (Pn) katsayısına bölünerek sözleşme yılı birim fiyatı bulunur.

Anahtar Teslim Götürü Bedel Sözleşmelerde İş Artışı – Azalışı Hesabı

Anahtar Götürü Bedel işlerde bir önceki satırlarda bahsedilen tüm anlatılanlar aynen geçerlidir. Ancak önce uygulamada yapılan hatalı işlemlere bakalım:

En sık yapılan (ancak gittikçe azaldığını gözlemlediğim) uygulama hatası İş Artışı – Azalışı hesaplarının doğrudan pursantaj üzerinden yapılmasıdır. Yani İş Artışı – Azalışı hesabında miktar ve birim fiyat hesabı yapılmadan, doğrudan sözleşme pursantajları üzerinden oranlama yolu ile İş Artışı ve Azalışı hesabının gerçekleştirilmesi. (Bahsettiğim durum elbetteki sözleşmede olmayan imalatlar için geçerli değildir.)

 

Yapılan bu hatayı daha iyi anlayabilmek için sayısal bir örnek verelim.

Sözleşmemizde bulunan bir A iş kalemi için %2,255234 pursantajı verilmiş olsun. İdare söz konusu iş kaleminin yarsından vazgeçtiği için İş Artışı – Azalışı hesabında bu kaleme ait pursantajın yarısını düşmektedir. Yani A iş kalemin azalan puransantajını %1,127617 olarak vermektedir.

 

Mantıklı geldi değil mi? Madem A iş kalemin yarısından vazgeçtim, o zaman ödemeyi düşündüğüm pursantajın yarısını keserim.

Yanlış.

İşin “sözleşmesi” Anahtar Teslimi Götürü Bedeldir. Bu şu anlama geliyor, sözleşmede sadece toplam bedel üzerinden imalatlar gerçekleştirildikçe yüklenicinin alacaklarını hesaplayabileceği yüzdeler (pursantajları) bulunmaktadır. Yüklenici işe teklif verirken çoğu kez pursantajları iş kalemi bazında görmeden vermektedir. Ayrıca işin tamamı için teklif vermektedir.

Pursantajlar sadece ödeme yüzdeleri işlevini görür, iş kalemlerin gerçek değerlerini göstermez.

Bu sebeple İş Artışı – Azalışı hesapları, pursantajlar üzerinden değil, bir önceki konumuz olan Teklif Birim Fiyatlı işlerdeki İş Artışı – Azalışı kurallarına uygun olarak yapılmalıdır. Yani metraj hesabı sonucu miktar hesabı ve fiyat anlaşması sonucu Birim Fiyatlar tespit edilmelidir.

Bu hesap sonucu İş Artışı – Azalışına konu olan iş kalemlerinin parasal tutarları belli olduktan sonra, ister toplam bedel üzerinden veya iş kalemi bazında bulunan tutarlar İlk Sözleşme Bedeline oranlanarak ödeme pursantajları bulunmalıdır.

İş Artışı – Azalışı hesabına konu olan iş kalemleri hakediş aşamasında topluca tek seferde yapılacak ise, İş Artışı – Azalışında bulunan toplam pursantaj Hakediş hesabına dahil olabilir. Ancak farklı aşamalarda iş kalemlerinin uygulamaya geçmesi durumunda iş kalemi bazında pursantajların bulunması daha doğru olur.

Anahtar Götürü Bedel sözleşmelerin iş artış oranı %10’unu geçemez.

Bilgilendirme amaçlı bu yazımıza siz de katkıda bulunabilirsiniz. Bu ve benzeri konulardaki fikirlerinizi erimd@ampyazilim.com.tr mail adresim üzerinden paylaşırsanız memnuniyetle değerli sektör mensupları ile paylaşırım.

İnş. Müh. Erim H. DİLMEN

Hemen Paylaş

Bir yanıt yazın